Şirketlerde çalışan bağlılığı ve mutluluğu pandemi sürecinde daha da önem kazandı. Yerli proje geliştirme ve uygulama şirketi Porte, bu süreçte benimsediği çalışan odaklı yaklaşımı ile tüm çalışanlarının katıldığı güven endeksi araştırması sonucunda “Great Place To Work” sertifikasını almaya hak kazandı.
Günümüzde çalışan bağlılığı ve mutluluğu, şirketlerin sürdürülebilirliğinde her zamankinden çok daha büyük bir rol oynuyor. Özellikle pandemi sürecinde şirketlerin aldığı tedbirlerin ve hayata geçirdikleri uygulamaların, çalışanların bağlı oldukları yapılara olan yaklaşımlarında belirleyici olduğu görülüyor. Son olarak yerli proje ve uygulama geliştirme şirketi Porte, tüm çalışanlarının katıldığı güven endeksi araştırması sonucunda “Great Place to Work” sertifikasını almaya hak kazandı. Şirket, çalışanlarının mevcut kurum kültürü hakkındaki algılarının ölçümlendiği Trust Index çalışan anketi ve İK uygulamalarının tümünün analiz edildiği Culture Audit iş yeri kültürü analizlerini başarı ile tamamlayarak, Great Place to Work Certified unvanını aldı.
“Ekiplerin mutluluğuna odaklandık ve %30 büyüme sağladık”
Konuya ilişkin açıklamada bulunan Porte İnsan Kaynakları Direktörü Pınar Özçelik, “Porte olarak her zaman önce çalışma arkadaşlarımıza odaklandık. Covid-19 döneminde üzerimizde ilave bir sorumluluk hissederek iş sağlığı açısından ekstra tedbirlerle ekiplerimizi korumaya çalıştık. Bu dönem ilk olarak sağlık, sonrasında da psikolojik olarak kendimizi nasıl ayakta tutabileceğimizi düşündüğümüz bir dönemdi. Bu zor dönemde, Great Place to Work sertifikasyonunu almamız, çalışma arkadaşlarımızın şirkete olan güveninin ve bağlılığının da bir göstergesi oldu. Porte ailesi olarak ekiplerin mutluluğuna yatırım yaparak büyümeye devam ediyoruz. Birçok şirketin aksine, pandemi döneminde ekibimiz %30’un üzerinde genişledi. Şirket içi verilen eğitimlerin yanı sıra, şirket dışı eğitimlere de odaklandık ve her çalışan arkadaşımızın yüz yüze ya da uzaktan eğitim vasıtası ile kendilerini geliştirmesine yardımcı olduk. Çalışan arkadaşlarımızın yaratıcılığına ve verimliliğine odaklanarak organizasyonumuzun güçlenmesine olanak sağladık.”dedi.
“Ekip arkadaşlarımızı birer makine olarak değil insan olarak görüyoruz”
Şirket içi ekiplerin mutluluğunu önemli hedeflerden biri haline getirdiklerini belirten Porte Genel Müdürü Levent İlhaner ise ‘‘Bu kapsamda organizasyondaki herkesin hem teknik hem de bireysel gelişimlerine yönelik farklı destekler sağlıyor, şirket içi verilen mesleki eğitimlerin yanı sıra ekiplerin istekleri doğrultusunda kişiye özel on-line eğitim modülleri de sunuyoruz. Great Place to Work Enstitüsü gibi prestijli bir organizasyon tarafından ödüle layık görülmek ve harika bir iş yeri olarak sertifikalandırılmak ise bizlere gurur veriyor. Şirketimizin kuruluşundan beri var olan bu güven ve değer verme kültürünün büyüyerek içselleştirilmesinden mutluluk duyuyoruz. Biz, ekip arkadaşlarımızı birer ‘makine’ olarak değil ‘insan’ olarak görüyoruz. Bu yüzden ekiplerimize değer vermeyi çok önemsiyoruz. Bu da bizlere rekabet ettiğimiz sektörlerde önemli bir çalışan verimliliği ve beşeri avantajı da beraberinde getiriyor” ifadelerini kullandı.
Hedefimiz, yetenekli çalışanlar için bir cazibe merkezi olmak
Amerikadaniste, Shippin, Shipzip, Boxinus gibi önemli markaları bünyesinde barındıran Porte’nin sektörde bir yetenek evi olma yolunda olduğunu da belirten Levent İlhaner: “Biz, kurum olarak bulunduğumuz sektörlerde ayrıcalıklı ve değerli servisler sunuyoruz. Hizmet ettiğimiz müşteri portföyü sebebi ile sahip olduğumuz bu harika kurum kültürünü de korumamız gerekiyor. Değişen ofis algısı ile birlikte ekip arkadaşlarımızı motive etmek, kurum içi yetenekleri korumak her geçen gün daha da önem kazanıyor. Şirket değerlerine inanan, değişime uyum sağlayan ve yeni çalışma modellerini bizim gibi hayatına entegre edebilen şirketler kriz ortamlarını daha rahat atlatıyor. Bu noktada hedefimiz, yetenekli çalışanlar için bir cazibe merkezi olmak.” diye konuştu.
Kaynak:
Basın Bülteni
Comments